Kartal'da polis memurunun başından silahla vurulmuş halde bulunmasının ardından hayatını kaybetmesine ilişkin gözaltına alınan arkadaşı M.S. "Kasten öldürme" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. Şüpheli sorgusunda, "Silahın namlusunu yerden yukarı doğru kaldırdığı anda silah patladı. O anda kafasından yukarıya doğru kan fışkırdığını gördüm. Silah ateşlenmeden önce ya da sonra maktul ile fiziki temasta bulunmadım" diyerek suçsuz olduğunu öne sürdü.
Kartal'da 12 Ocak'ta ormanlık alanda başından silahla vurulmuş halde bulunan polis memuru O.Y.'nin hayatını kaybetmesine ilişkin, olay anında yanında olan arkadaşı M.S. gözaltına alınmıştı.
Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheli, Kartal'daki Anadolu Adliyesi'ne sevk edildi
Öğretmen olduğu öğrenilen şüpheli M.S. mahkemedeki ifadesinde, "O.Y. benim hem memleketlim hem de çocukluk arkadaşımdır. Kendisi ile 2016 yılında ortak bir anaokulu açmaya karar verdik. Her ikimiz de devlet memuru olduğumuz için anaokulunu eşlerimizin üzerine yaptık. Bu ortaklığımız kapsamında herhangi bir anlaşmazlığımız ya da husumetimiz olmamıştı. Hatta 2019 yılında da Kartal Yakacık'ta bulunan bir anaokulunu da devren aldık ve o tarihten beri iki okul işletmekteyiz" dedi.
Olay tarihinde aracıyla seyir halindeyken maktulün kendisini aradığını anlatan şüpheli, "Öğretmenlerin sigorta girişlerinin yaptırılması talimatı verdiğini söyledi. Ben de zaten zam yaptığımızı, sigorta girişlerini bir süre daha ertelemezsek ödeme güçlüğü yaşayacağımızı bu nedenle sigorta girişlerinin yaptırılmaması gerektiğini söyledim. Bana "sen patronluk taslıyorsun, ortak karar vermiyorsun, tek başına ve fevri davranıyorsun, ben de ortağım, benim de söz hakkım var" şeklinde konuştu. Ben de kendisine cevaben "Kartaldaki anaokulunu senin tavsiye ve isteğin üzerine devraldık, henüz kâr da edemedik. Tek başıma karar alıyor olsaydım burayı devir almazdım ve hala bu zararı çekiyor olmazdım" dedim. Bu nedenle aramızda tartışma çıktı ve Osman bana küfür ederek, "sen neredesin" dedi. Ben konuyu büyütmek istemedim. Benimle buluşmak istediğini söyledi ben de Kartal'daki okula gittim" diye konuştu.
Şüpheli savunmasının devamında, "Beni aracına davet etti. Önce binmek istemedim. Sonra ısrar edince onun arabasına bindim. Okula yakın bir yerde durup konuşacağımızı düşünmüştüm ancak arabayı hızla okulun önünden geçen caddeden aşağı sürmeye başladı. Nereye gittiğimizi sorduğumda "gidiyoruz işte, gidince görürsün" dedi. Yolda inmek istedim. Maktul bana, "hayır tenhaya gideceğiz, aramızdaki meseleyi halledelim, tedirgin olacak bir şey yok" dedi. Yaklaşık 5 dakika sonra aracı olay mahalli olan ormanlık alana götürdü" dedi.
"Namluyu yukarıya kaldırdığı anda silah patladı"
Araçtan indiklerini söyleyen şüpheli, "Aramızda 3-5 metre mesafe vardı. Bu mesafede durduk ve yüz yüzeydik. Osman bana küfür ederek, "bu okullarda senin olduğu kadar benim de söz hakkım var, her şeye tek başına karar veremezsin, patronluk taslayamazsın" dedi. Çok gergin ve sinirliydi. Onu daha önce böyle görmemiştim. Bu halinden çok tedirgin oldum ve oradan gitmeyi düşündüm. Bu sırada elini beline attı. Belinden silahını çıkarttığı anda, "vurma öyle olmaz, böyle olur" dedi, silahını kurma kolunu çekti ve mermiyi ağzına verdi. Silahın namlusunu yerden yukarı doğru kaldırdığı anda silah patladı. Ben silahın kurma sesini duyduğum anda ellerimi kulaklarıma götürerek yere yarım çömeldim. Silah patladığı anda karşımdaydı ve kafasından yukarıya doğru kan fışkırdığını gördüm" dedi.
"Silah ateşlenmeden önce ve sonra fiziki temasta bulunmadım"
Cadde üzerine polis ekiplerinin otosunu gördüğünü söyleyen şüpheli, "Telaşla olayı anlatmaya çalıştım. Ancak ben kendimi tam ifade edemedim. Polisler de ne olduğunu anlamadılar. Ben polislerden birinin kolundan tutarak onu Osman'ın yanına götürdüm. Bu esnada Osman nefes alıyordu. Polisler 112'yi aradıklarını söylediler. Ben silah ateşlenmeden önce yada sonra Osman ile fiziki temasta bulunmadım. Olaydan sonra el ve yüz svabım alınana kadar kesinlikle elimi ve yüzümü yıkamadım. Ben kasten ya da kaza ile Osman'ın ölümüne sebep olmadım" diye konuştu.
"Suçsuzum"
Maktul ile aralarında büyük bir anlaşmazlık ya da husumet olmadığını söyleyen şüpheli, "Herhangi bir kavga veya tartışmamız olmamıştı. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Belirttiğim gibi benim olay öncesi anı ve sonrasında maktul ile hiçbir fiziki temasım olmadı. Suçsuzum" dedi.
Tutuklandı
Anadolu Sulh Ceza Hakimliğindeki ifade işlemleri tamamlanan şüpheli M.S., kuvvetli suç şüphesi oluştuğu gerekçesiyle "kasten öldürme" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.