Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Yönetim Kurulu üyelerini kabul etti. Toplantıda konuşan Erdoğan, 2020 yılına ilişkin merkezi yönetim bütçe uygulama sonuçlarını da kamuoyuyla paylaştı.
2020 yılında toplam bütçe harcamalarının 1 trilyon 202 milyar liraya ulaşarak program hedefinin gerisinde gerçekleştiğini vurgulayan Erdoğan, "Gelir tarafında ise 1 trilyon 29 milyar TL'ye ulaştık. Böylece yıl sonu bütçe açığımız 173 milyar lirayı bile bulmayarak, program hedefi olan 239 milyar liranın altında kaldı. Programda bu sene için öngördüğümüz büyüme oranının gerçekleşmesi durumunda bütçe açığı milli gelirin yüzde 3.6'sı oranına gerileyecektir. Böylece yılı yüzde 4.9'luk bütçe açığı hedefinin altında kapatmış olacağız. Gelişmekte olan ülkelerde yüzde 10.7'lik bütçe açığı verildiği bir dönemde bu başarı takdire şayandır" ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz yıl Eylül ayında 2021 yılı için 4.3'lük bir bütçe açığı hedefi koyduklarının altını çizen Erdoğan, "Ekim'in ikinci yarısından itibaren vaka sayılarımız tüm dünyada olduğu gibi hızla artmaya başladı ve ikinci dalgayı yaşadık. Önce sağlık ve insan diyerek salgının önünü kesmek için gereken tedbirleri yeniden uygulamaya geçirdik. Eylül sonu itibariyle duyurduğumuz programın makro ve mali dengeleri tabii olarak bu gelişmelerden etkilendi. Küresel salgının etkilerinin 2021 yılında da hissedileceği anlaşılıyor. Aşı ile ilgili gelişmelerin beklenenden daha uzun bir sürece yayılması tüm dünyada ekonomileri ve bütçe açıklarının toparlanmasını geciktiriyor. Bu tablo ülkemizde de 2021 yılı için bütçe öngörülerimize yönelik bir takım riskleri beraberinde getiriyor. Salgının uzamasına bağlı olarak 2020'de bütçe gelirlerinden feragat edip hayata geçirdiğimiz düzenlemelerin bir bölümünü bu senenin ilk çeyreğine ve hatta bazılarını 2021 ilk yarısına kadar uzattık. Buna ilaveten salgın tedbirleri sebebiyle ekonomik aktivitede ortaya çıkan yavaşlama, vergi ve vergi dışı gelirlerimizin düşme ihtimalini beraberinde getiriyor. Bütçemizin harcama tarafında da kısa çalışma ödeneği, ücretsiz izin desteği, esnaf destek paketi gibi ekonomiyi ve istihdamı desteklemeye yönelik artışlar söz konusudur. Sağlık harcamalarındaki ilave artışlar da program hedeflerimizin üzerindeki rakamlara işaret ediyor. Bütçeye gelen bu ilave yüklere rağmen mali disiplinden taviz vermemekte kararlıyız. Bir taraftan maliye politikasını aktif bir biçimde kullanırken, diğer taraftan bütçe açığını aşağıya çekecek tedbirleri hayata geçireceğiz. Böylece mali disiplini 18 yıldır yaptığımız gibi ekonomimizin en önemli çıpası olarak kullanmayı sürdüreceğiz. Bu amaçla 2021 yılı için bütçe açığını milli gelirin yüzde 3.5'u seviyesinde tutmayı hedef olarak belirledik. Bütçede oluşturacağımız mali alanı gerekmesi halinde salgın kaynaklı ilave harcama ihtiyaçlarını karşılamak üzere kullanacağız" şeklinde konuştu.
2021 yılı bütçesi için tasarruf vurgusu yapan Erdoğan, "Özellikle kamu harcamalarını daha verimli hale getirecek bir tasarruf programını hayata geçireceğiz. Özellikle cari harcamaların daha tasarruflu bir biçimde yapılmasına özen göstereceğiz. Taşıttan lojmana, temsil ağırlamadan hizmet binası yapımına kadar tüm harcamaları asgari seviyede tutarak tasarruf tedbirlerine azami riayet edeceğiz. Yatırımlarda kısa sürede sonuç alacağımız üretken alanlara öncelik vereceğiz. AR-GE, dijitalleşme, insan kaynakları, lojistik, enerji gibi yatay alanların yanı sıra savunma sanayii ve sulama başta olmak üzere tarımdaki yatırımları hızlandıracağız. Kamuda tasarrufları arttırmanın etkili bir yolu da dijital dönüşüme hız vermekten geçiyor. Bu kapsamda elektronik tebligat, uzaktan eğitim, çevrimiçi toplantı ve elektronik belge yönetim sistemleri gibi uygulamaların kullanımını yaygınlaştıracağız. İdarelerimizin ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik alımlarının ölçek ekonomilerinden yararlanılarak daha düşük maliyetlerle karşılanmasını temin edeceğiz. En büyük gider kalemlerimizden olan sağlık alanında koruyucu sağlık hizmetlerini arttırarak tedavi harcamalarını azaltacağız. Kamu finansmanının daha etkin bir biçimde sağlanabilmesi amacıyla tek hazine kurumlar hesabı kapsamındaki kurum sayısını arttıracağız. Kamu harcama programlarını düzenli olarak gözden geçirerek, verimsiz olanları tasfiye edeceğiz. Maliye politikasının önemli ayaklarından biri de vergi politikalarının ekonominin ihtiyacı doğrultusunda tasarlanması ve etkili bir şekilde uygulanmasıdır. Bu kapsamda vergi politikalarımızı adil, öngörülebilir, sade, yatırımı üretimi istihdamı teşvik edecek bir temele oturtacağız. İdare alacaklarının zamanında tahsilinin sağlanması için daha etkili bir tahakkuk tahsilat mekanizması kuracağız. Kayıt dışılık ile etkin mücadelemizi devam ettireceğiz.