AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, CHP ve İYİ Parti genel başkanlarının 18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 106. yılı resmi törenlerine katılmayarak, sonradan çelenk bırakmalarını eleştirdi. Turan, "18 Mart bir tanedir. Tören bir tane olur; 19'unda gel çelenk koy lafımız yok, 20'sinde gel, her gün gel lafımız yok. Ama meclis başkanın olduğu yerde, genelkurmay başkanın olduğu yerde, bizim milli donanmamızın, uçaklarımızın tören yaptığı yerde katılmayıp uzaktan izleyip, bittikten sonra çelenk koymanın hangi anlama geldiğini ben siz kıymetli iş adamlarının taktirine bırakıyorum" dedi.
Çanakkale Ticaret Borsası'nda düzenlenen Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği (MÜSİAD) Çanakkale Şubesi'nin 5. Olağan Genel Kurulu'na katılan AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, burada yaptığı konuşmada 18 Mart resmi törenlerine katılmayarak daha sonra Şehitler Abidesi'ne gelip, çelenk bırakan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi.
"18 Mart bir tanedir"
AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, "18 Mart gibi, 10 Kasım gibi daha ötesinde Kurban ve Ramazan Bayramı gibi milli değerlerimizde özel günlerimizde ne olur parti kavgası yapmayın. İkilik yapmayın, resmi törenlere katılın dedik. Dün biliyorsunuz, 18 Mart vesilesiyle meclis başkanımız, bakanlarımız, ordu komutanlarımız, bütün STK'larımız ile şehitlikte törene katıldık. Ancak resmi törenden sonra diğer partiler orada çelenk koydular. Bu yanlış. Devlet bir tanedir. Bayrak bir tanedir. İstiklal Marşı bir tanedir. 18 Mart bir tanedir. Tören bir tane olur; 19'unda gel çelenk koy lafımız yok, 20'sinde gel, her gün gel lafımız yok. Ama meclis başkanın olduğu yerde, genelkurmay başkanın olduğu yerde, bizim milli donanmamızın, uçaklarımızın tören yaptığı yerde katılmayıp uzaktan izleyip, bittikten sonra çelenk koymanın hangi anlama geldiğini ben siz kıymetli iş adamlarının taktirine bırakıyorum" dedi.
"Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Akşener'e sitem ediyorum"
Siyasi partilerin ve ideolojilerin farklı olmasına rağmen milli değerlerin tek olduğuna vurgu yapan Turan, "Az önce ifade ettim; 18 Mart tektir, 10 Kasım tektir, 19 Mayıs tektir. Bunların törenlerin tek olması lazım. Aramızda farklı fikirler olabilir, siyasi partilerimiz farklı olabilir, ideolojilerimiz farklı olabilir. Ama ülkemiz tek. Sayın Kılıçdaroğlu'na ve Sayın Akşener'e sitem ediyorum. O sabahki törenlere katılmayıp, sonradan çelenk koymanın hangi anlama geldiğini, HDP'lileşen bir anlayış olduğunu vurgulamak istiyorum. Müdahale edin, uyarın bunları yapmasınlar. 19'unda ve 20'sinde gelsin, çelenk koysunlar ama 18'inde gelmişsen; meclis başkanıyla beraber, valiyle beraber orda olmak durumundasın, bize yakışan budur" diye konuştu.
"Yargı ne derse başımızın tacı"
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HDP'ye yönelik kapatma davasına da değinen Turan, "Bir diğer hususta, Türkiye'nin kendi hukuk mecrası içerisinde atılan adımların son dönemde çok ağır gündem olması. Bakınız, bir siyasi partiye Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kapatma davası açtı. Söz bundan sonra yargının, bizim değil. Yargı ne derse başımızın tacı. Ancak gazete manşetlerine baktığımızda, "demokratik bir ülkede dava mı açılır" dendiğini bazı siyasi partilerin bunu en büyük gündem yaptığını görüyoruz" dedi.
"Demokratik bir ülkede terör örgütü mü olur"
AK Parti Grup Başkanvekili Turan, "Ben de söylüyorum, demokratik bir ülkede terör illeti mi olur? Biz yıllardan beri mecliste bağırmaktan boğazımız patladı. PKK'yı kınayın dedik, Kandil'i terk edin dedik. 6 milyon aziz mübarek insan size kandilin aparatı olun diye oy vermedi. Demokrasi içerisinde kalın, ülkeyi büyütün, dertleri ifade edin diye oy verdi. Neden siz milletin iradesini başka başka örgütlere saçıyorsunuz, veriyorsunuz diye hep eleştirmedik mi? Şimdiye kadar hiçbir 18 Mart'a katıldı mı bu arkadaşlarımız? Şimdiye kadar hiçbir şehit cenazesine katıldı mı bu arkadaşlarımız? Şimdiye kadar mecliste Amerika'ya, İsrail'e karşı, Azerbaycan'ın, Libya'nın yanında değişik zamanlarda ortak bildiriler oldu. Her parti attı o imzayı, ama o parti atmadı. Nasıl Türkiye partisi bu? O yüzden yargının diyeceği vereceği karar başımızın tacıdır" diye konuştu.
2010 yılında AK Parti'nin anayasa değişliği teklifine HDP ve CHP'lilerin hayır dediklerine dikkat çeken Turan, "Madde madde 20 küsur madde görüşüldü. Bir maddede Türkiye "de parti kapatmaların zorlaştırılması neredeyse imkansız hale gelmesi teklif edildi. Maddeye göre, Cumhuriyet Savcılığı davayı açamayacak, iddianameyi Anayasa Mahkemesine değil, önce meclise gönderecekti. Cumhuriyet başsavcısı kapatılma davasında kullanılacak iddianameyi meclise gönderecekti maddeye göre. Cumhuriyet başsavcısı kapatma davasında kullanılacak iddianameyi meclise gönderecek, mecliste tüm siyasi partiler eşit temsille, eşit üyeyle o iddianameyi görüşecekler eğer meclisteki partilerin ancak 4/3'ü "dava açılsın derse o iddianame Anayasa Mahkemesine konu olacaktı" dedi.
"Evet demeyenler, AK Parti'nin kapatılmasını istiyordu"
Turan konuşmasının devamında, "Ama buradan hatırlatmak isterim hem CHP hem HDP o değişikliğe "Evet" demediler. Niye demediler biliyor musunuz? Çünkü, o zaman AK Parti'nin kapatılması isteniyordu. Çünkü o zaman Refah Partisi'nin ve devamının kapatılması isteniyordu. Siz kendinize demokrat başkalarına değil derseniz, gün gelir hesap döner ayağınıza dolaşır. Keşke, bugün eleştiren arkadaşlar, o gün de aynı hassasiyetle Türkiye'de partilerin kapatılmasına "Hayır" deselermiş. O gün o maddeyi düşürenler, o maddeyi meclisten geçirmeyenler bugün ağlar gibi yapıyorlar. Bu adil değil, bu demokratik değil. Hatırlayın Ufuk Uraz var yazar-gazeteci o zamanın HDP'nin ismi BDP'nin vekiliydi. HDP'nin o maddeye "Evet" dememesinden dolayı partiyi terk edip, ondan sonra ayrıldı. 2010 yılında CHP'de HDP'de parti kapatmalarına "Hayır" diyen partilerdir ar
kadaşlar. Biz tüm bunlara rağmen Türkiye'mizi, Çanakkale'mizi büyütmeye devam edeceğiz. Biz tüm engellemelere, tüm uluslararası operasyonlara, onların Türkiye'deki uzantılarına rağmen Türkiye'mizi büyütmeye MÜSİAD ve benzeri kurumlara omuz vermeye onların desteğiyle, vizyonuyla ayağa kalkmaya, ekonomimizi büyütmeye hep beraber çalışacağız" şeklinde konuştu.
Genel Kurul toplantısına Çanakkale Valisi İlhami Aktaş, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, AK Parti Çanakkale İl Başkanı Naim Makas, Çanakkale Şube Başkanı Şerif Mutlu, yöneticiler, Ticaret Borsası Başkanı Kaya Üzen, STK temsilcileri katıldı.
Genel kurulun Divan Başkanlığını Ali Osman Yıldız, Divan Başkan Yardımcılığını Ahmet Yayman, Katipliği ise, Süleyman Bulut Eğin yaptı. Genel Kurul, Kur'an-ı Kerim Tilaveti, saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Hazırlanan klip katılımcılara izletildi. Mevcut başkan Şerif Mutlu güven tazeleyerek yeniden başkan seçildi.