Kredi ve kredi kartı borcu olanlar için yasal takip süresi değiştirildi. Bankalara kredi ve kredi kartı borcu olan vatandaşlar için pandemi döneminde yasal takip süresi uzatılmıştı. Vatandaşların kredi borçlarını ödemesi için toplam 180 gün takip süresi verilmişti. Ancak normalleşme döneminin gelmesi ile birlikte yasal takip süresi tekrar 90 güne çekildi. Artık vatandaşlar hem kredi hem de kredi kartı borçları için toplam 90 güne sahip olacak. 90 gün içerisinde ödenmeyen borçlar ise yasal takibe düşecek.
Yasal Takip Süresi Bittiğinde Ne Olacak?
Kredi borçları için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) yasal takip süresini 180 güne uzatmıştı. Pandemi dönemine özel yapılan bu yasal takip süresinin uzatılmasını geride bırakmak üzereyiz. Çünkü yapılan açıklamaya göre normalleşme dönemi kapsamında yasal takip süresi tekrar 90 güne düşürüldü. Artık borçlular kredi ve kredi kartı borçlarını toplam 90 gün içerisinde ödemek zorundalar. 90 gün içerisinde ödenmeyen borçlular için ise yaptırımlar olacak.
Yasal takip süresi içerisinde (90 gün) ödenmeyen borçlar için vatandaşlar tahsili gecikmiş alacak statüsünde işlem görecek. Bu süreçte borca gecikme faizi uygulanacak. Banka ise bu gecikmeyi Kredi Kayıt Bürosu’na (KKB) aktaracak. Aylık bildirimler halinde aktarılan bu bilgiler doğrultusunda müşterinin gecikme durumu tüm KKB kuruluşları tarafından görüntülenebilecek. Bu durumda borçlunun kredi notu da düşürülecek. 90 günlük sürenin sonunda tahsil edilemeyen borçlar için ise yasal yollardan hukuki işlemler başlatılacak.
Varlık Yönetim Şirketleri Tam 1 Milyon Dosyayı Çözdü!
Kredi Kayıt Bürosu’na bildirilen yasal takip dosyalarında artık büro işlem yapmaktadır. Bildirilen bu işlemler doğrultusunda müşterilerin kredi notları da düşürülmektedir. Halk arasında ‘kara liste’ olarak bilinen bu listedeki vatandaşlar, kredi ve kredi kartı talep ettiklerinde riskli pozisyonda yer almaktadır. Bu sebeple birçok banka kredi ve kredi kartı kullanımı yapmamaktadır. Alınamayan borçlar için müşteriler KKB tarafından avukata verilmektedir. Avukat tüm çabasına rağmen 2-3 yıl içerisinde borcu alamazsa, ihale ile varlık yönetim şirketlerine devredilir.
Borç devredildikten sonra artık borçlunun muhatabı ‘varlık yönetim şirketleri’ haline geliyor. Varlık yönetim şirketleri ise BDDK tarafından aldıkları lisans ile yine denetimde faaliyet göstermektedir. Yani; denetim altında olan yasal şirketlerden oluşmaktadır. Bu şirketler ise şu ana kadar 1 milyondan fazla dosyayı çözüme kavuşturmuştur.