Enfeksiyon Uzmanı Doç. Dr. Günay Tuncer Ertem, "Aslında bu salgın seyrinde bizim beklentimiz virüs öyle bir mutasyona uğrasın ki bulaştırıcılığı azalsın ve salgının seyri kırılsın. Ama tam tersi oldu. Bizim aleyhimize bir mutasyon gerçekleşti" dedi.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Kliniği uzmanlarından Doç. Dr. Günay Tuncer Ertem, "Virüsler doğası gereği mutasyonlara eğilimlidir ve virüslerde oluşan bu mutasyonlar aslında genetik materyalindeki genetik materyalindeki küçük değişikliklerden olur. Virüslerdeki mutasyonlar bazen bizim lehimize bazen de aleyhimize sonuçlanabilir. Virüsün bulaştırıcılığı değişebilir, yaptığı hastalığın tablosu, aşı yanıtı değişebilir veya mutasyon sonucu birden fazla enfeksiyon riski de olabilir" ifadelerini kullandı.
"Bizim aleyhimize bir mutasyon gerçekleşti"
Bu tarz pandemilerde beklentinin virüsün mutasyona uğrayıp bulaştırıcılık ve hasta yapıcı özelliğinin tamamen kırılması olduğunu, ancak bazen ters yönde bir mutasyonun da gerçekleşebileceğini belirten Doç. Dr. Ertem, "Aslında bu salgın seyrinde bizim beklentimiz virüs öyle bir mutasyona uğrasın ki bulaştırıcılığı azalsın ve salgının seyri kırılsın. Ama tam tersi oldu. Bizim aleyhimize bir mutasyon gerçekleşti. Gerçekten bazen aleyhimize bazen de lehimize olabiliyor. Şu an biz dezavantajlıyız virüse karşı" diye konuştu.
"İngiltere varyantının replikasyon, yani çoğalma hızı çok yüksek"
Şu an ülkede yer alan mutasyonlar içerisinde baskın olanın İngiltere varyantı olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Günay Tuncer Ertem şunları kaydetti:
"İngiltere varyantı biraz farklılık gösteriyor bulaştırıcılık açısından. Çünkü replikasyon, yani çoğalma hızı çok yüksek. Bu nedenle fazla virüs fazla enfeksiyon demek. Bu sebeple çok sayıda insana bulaşarak daha fazla sayıda hastaya sebep oluyor ve bu virüs daha fazla sayıda kişiyi enfekte edince daha kolay yayılma ve daha fazla hasta sayısına yol açıyor. Diğer Brezilya ve Afrika mutantları bu kadar kolay bulaşmıyor. Yaklaşık aralarında yüzde 20-30 oranında bir fark var bulaştırıcılık açısından. Tabi ilk olarak başka ülkelerde görüldü. Bizim ülkemizde de artık görülmeye başladı. Son haftalarda artış gösterdi. Daha kolay bulaştığı için İngiltere varyantı hakim olmaya başladı. Hastalık seyri açısından da aslında şuan dünyadan çeşitli veriler gelmeye başladı. Ama hala DSÖ bile hangi varyantın daha kötü sonuçlanacağını duyurmadı. İngiltere'den gelen bilgilere göre kısmen İngiltere varyantı daha ağır bir hastalık ve çocuklarda daha fazla sayıda enfeksiyona neden olduğu bildirildi."
"Orijinal virüse karşı oluşturulan bu aşılar kısmen düşük oranda da yetersiz kalabilir"
Aşı konusunda da konuşan Ertem, mutasyonların orijinal virüse karşı geliştirilen aşıların etkinlik oranını zayıflatmış olabileceğini belirterek, "Mutasyonların olması yine bizim aleyhimize, aşı yanıtının yeterli ya da yetersiz olması konusunda bizim aleyhimize sonuçlandı aslında. Ne kadar mutasyona uğrasa bile virüs tamamen farklı bir yapıya bürünmüyor tabi ki. Orijinal virüse karşı oluşturulan aşılar tabi ki bizi koruyacak ama kısmen bir düşüklük olabilir. Yani aşılardan faydalanacağız ama orijinal virüse karşı oluşturulan bu aşılar bazen kısmen düşük oranda da yetersiz kalabilir. Ama aşı firmaları bunun üzerine de çalışmalar yapıyor. Belki sonraki aylarda aşıların yapılarında değişiklik olabilir o da bizim lehimize gelişir" şeklinde konuştu.
Korona virüse yakalanan kişilerin yeniden hastalığa yakalanmalarının mümkün olduğunu ve hali hazırda yaşandığını da belirten Ertem, "Ne yazık ki bir kişi birden fazla kez enfekte olabilir. Bunu biz orijinal virüste de yaşadık. İkinci kez geçirenler de maalesef oldu. İkinci geçirilen enfeksiyon daha ağır olur, daha hafif olur böyle bir bilgi de yok. Ama virüs mutasyona uğradığı için ne yazık ki bu ihtimal daha fazla ikinci ya da üçüncü kez geçirme riskimiz de var" dedi.