EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, üniversitenin klinik Faz-1 çalışmalarının 2'sini bünyesinde barındırdığını hatırlatıp, aşı ve ilaç çalışmalarını başarıyla sürdüren tüm bilim adamlarına teşekkür etti.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Hastanesinin ev sahipliğinde "Faz-1 Klinik Çalışmaları Ege-2020 Sempozyumu" düzenlendi. Çevrimiçi sempozyuma EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, EÜTF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kaan Kavaklı, Türkiye'de geliştirilen bir ilacın insana ilk kez uygulandığı klinik Faz-1 çalışmalarının yapıldığı 9 merkezin temsilcileri ve Sağlık Bakanlığı yetkilileri katıldı.
9 merkezden 2'si Ege'de
Sempozyumun konusunu oluşturan Faz-1 çalışmalarının bir ilaç çalışmasının güvenilirliğini belirleyen en önemli aşamalardan olduğuna dikkat çeken Rektör Budak, "Bu aşama ilacın insana uygulandığı ilk aşama olması nedeniyle riskli, çalışmanın devamını doğrudan etkilemesi nedeniyle de çok hassastır. Dolayısıyla bu çalışmalar, ancak Sağlık Bakanlığının sertifika verdiği sınırlı sayıda hastanelerde gerçekleştirilebiliyor. Ülkemizde Faz-1 araştırma ruhsatı olan 9 merkez bulunuyor. Bu listedeki 2 merkezin üniversitemiz bünyesinde bulunması bizler için büyük bir gurur kaynağı. Bu, yalnızca sağlık hizmetlerimizle değil bilimsel çalışmalarımızla da sektöre yön verdiğimizin göstergesidir. Merkezlerimizden biri olan Çocuk Hastanesi Klinik Faz-1 Araştırma Ünitesi bu yıl Faz-1 araştırmalara başlamasının 10. yılını kutluyor. Bu süreçte önemli başarılara imza atan Çocuk Hastanesi Klinik Araştırma Merkezimiz ile ARGEFAR Klinik Araştırma Merkezimizi yürekten kutluyorum. Aşı ve ilaç çalışmalarını başarıyla sürdüren tüm bilim insanlarına teşekkür ediyorum" dedi.
"10 yılda 10 çalışma tamamlandı"
Sempozyumda konuşan Prof. Dr. Kavaklı, Çocuk Hastanesi Klinik Araştırma Merkezinde 10 yıllık süre zarfı içinde 10 çalışmanın tamamlandığını vurgulayarak, "İlaç geliştirilmesi aşamasında Faz-1 araştırmaları yapılmadan daha ileri bir aşamaya geçilemiyor. Bu konuda Türkiye'de az merkez var. Üniversitemizde çocuk ve genç kan hastalıkları üzerine 10 yılda yapılan 10 çalışma çok önemli. Bu süreçte söz konusu çalışmalarda herhangi bir güvenlik sorunu yaşanmadı. 17 kişiden oluşan deneyimli bir ekip çalışıyor. Ekibin deneyimli ve alınan güvenlik önlemleri nedeniyle gönüllülerde hasta güvenliğini tehlikeye düşürecek herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmadık" diye konuştu.