Kasık fıtığının kesinlikle tedavi edilmesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Aysun Şimşek, "Özellikle erkeklerde ileri yaşlarda daha çok ortaya çıkmaya başlar. Tek tedavi yöntemi ise ameliyattır. Bu ameliyat için iki farklı yöntem belirlenir. Ameliyat sonrası fıtığın tekrar etme ihtimali ise yüzde 2'dir" dedi.
Medipol Üniversitesi Çamlıca Hastanesi Genel Cerrahi bölümünden Doç. Dr. Aysun Şimşek, en sık görülen fıtık türü olan kasık fıtığı hakkında açıklamalarda bulundu. Kasık fıtığının kesinlikle tedavi edilmesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Şimşek, "Özellikle erkeklerde ileri yaşlarda daha çok ortaya çıkmaya başlar. Tek tedavi yöntemi ise ameliyattır. Bu ameliyat için iki farklı yöntem belirlenir. Ameliyat sonrası fıtığın tekrar etme ihtimali ise yüzde 2'dir" diye konuştu.
"50 yaş üzeri erkekler dikkat"
Doç. Dr. Şimşek, sözlerine şöyle devam etti: "İnguinal herni olarak tanımlanan kasık fıtığı, karın duvarı fıtıkları içinde en sık teşhis edilen fıtık türüdür. Kasık fıtığı, kasık bölümünde yer alan karın duvarının zayıf noktasından karın içindeki organların periton ile birlikte dışarıya doğru çıkmasıdır. Görülme sıklığı bilinmemekle birlikte yaklaşık olarak erkeklerin üçte biri hayatlarının bir döneminde fıtık operasyonu geçirirler. İnguinal herniler özellikle 50 yaş üzeri erkeklerde çok yaygındır. Kadınlarda bu oran daha azdır. Kasık fıtığı tüm fıtıklar içinde yüzde 80 oranıyla en sık görülen fıtık tipidir".
Doç. Dr. Şimşek, kasık fıtığının nedenlerinden bahsederek, "Doğumsal ve edinsel olabilir. Kronik kabızlık, prostat hastalıkları nedeniyle oluşan zorlu idrara çıkma. Karın içi basıncın artması. Kronik hale dönüşen öksürük ve hapşırma durumu. Ağır kaldırma, karın içerisinde sıvı birikmesi, edinsel kasık fıtığına en sık neden olan faktörlerdir. Belirtileri ise; kasık bölgesinde ele gelen şişlik, öksürme ve hapşırma durumlarında kasık bölgesinde ağrı, erkeklerde kasık bölgesinde başlayıp skrotuma doğru yayılan ağrı olarak görülebilir. Kasık fıtığı tedavisinde uygulanan tek yöntem cerrahi müdahaledir, ilaç ile tedavi seçeneği yoktur. Cerrahi müdahale açık veya laparoskopik olarak uygulanabilir. Açık ameliyatta kişinin kasık bölgesine yaklaşık 5-6 cm uzunluğunda kesi uygulanır. Laparoskopik uygulamada ise 3 küçük kesi yeterlidir. Bu kesiler sayesinde içeri bir kamera sokulur ve ameliyat gerçekleştirilir" ifadelerini kullandı.
Her iki ameliyat türünde de fıtıklı bölgenin içindeki organların tümünün karın içine alındığını söyleyen Doç. Dr. Şimşek, "Fıtık bölgesi mesh adı verilen bir malzeme ile onarılarak tekrar fıtık oluşumu engellenir. Ameliyat sonrası hastalık tekrarı görülebilir. Bu oran yüzde 2 civarındadır. Ameliyat tekniğine ve hastanın kendi mevcut faktörlerine bağlı olarak gelişebilir. Kasık fıtığı tedavi olunması gerekli bir hastalıktır. Tedavi edilmediği sürece iyileşme olmaz. Halk arasında fıtığın sıkışması olarak bilinen durum acil müdahale gerektirir. Fıtık kesesine giren karın içi organların sıkışması sonucu karın içi yerlerine dönememeleri durumudur. Hasta bunu şişliğinin el ile bastırma sonucunda inmediği şeklinde ifade eder. En yakın sağlık kuruluşuna başvurmayı gerektiren bir durumdur. Kasık fıtığı ileri yaşla birlikte görülme sıklığı artan bir hastalıktır. Aynı zamanda ileri yaştaki hastalarda yandaş hastalıkların görülme sıklığı artmaktadır. Yandaş hastalıkların tanısına göre ameliyat riski artabilir. Kasık fıtığında açık yöntem ile yapılan operasyonlarda hastanın genel durumu ve ek hastalıklarının ciddiyetine göre lokal anestezi şekli uygulanabilmektedir" açıklamalarında bulundu.