Prof. Dr. Ege Güleç Balbay;

Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ege Güleç Balbay, Türkiye’de solunum sistemi hastalıklarına bağlı ölümlerin, ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada olduğunu söyledi.

Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ege Güleç Balbay, Türkiye’de solunum sistemi hastalıklarına bağlı ölümlerin, ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Ege Güleç Balbay, Dünya KOAH günü dolayısıyla önemli açıklamalarda bulundu. KOAH’ı nefes yollarında mikroplarla oluşmayan bir iltihaplanmaya bağlı oluşan ilerleyici bir akciğer hastalığı olarak ifade eden Balbay, “Genellikle zararlı toz ve gaz maruziyeti ve yetersiz akciğer gelişimi gibi kişisel faktörlerin de etkisiyle ortaya çıkan, hava yolları veya hava keseciklerinde anormalliklerin yol açtığı kalıcı solunumsal yakınmalar ve hava akımı kısıtlanması ile karakterize olan yaygın, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir akciğer hastalığıdır” dedi.

Türkiye, Dünya ortalamasının üstünde

KOAH’ın görülme sıklığının dünyada 40 yaş üstü yetişkinlerde ortalama yüzde 11.7, Türkiye’de ise bölgesel değişiklik göstermekle beraber yüzde 19.1’e çıkan oranlarda bildirildiğine işaret eden Prof. Dr. Güleç Balbay, Türkiye’de solunum sistemi hastalıkları ölümlerinin, ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada olduğunu ve bu ölümlerin yüzde 45,6 kadarının KOAH nedeniyle gerçekleştiğini bildirdi.

KOAH gelişimi için tüm dünyada en yaygın görülen risk faktörlerinin sigara, nargile, puro, ısıtılmış tütün ürünlerine maruziyet olduğuna vurgu yapan Balbay, çevresel tütün dumanı maruziyetinin de KOAH gelişimine neden olduğunun altını çizdi. Akciğer gelişiminde yetersizlik ile ilişkili düşük doğum ağırlığı, çocuklukta sık geçirilen solunum yolu infeksiyonları gibi hasta faktörlerine de dikkat çeken Prof. Dr. Güleç Balbay, “Sağlıkta eşitsizlik, başta biyomasa (odun, tezek, benzeri yakıt) bağlı ortaya çıkan iç ortam ve dış ortam hava kirliliği, tozlu, dumanlı iş yerlerinde çalışma diğer risk faktörleridir” ifadelerini kullandı.

“Nefes ölçüm testi ile kolayca KOAH tanısı konabilir”

KOAH’da en sık görülen yakınmaların nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarma olduğunu belirten Prof. Dr. Güleç Balbay, basit ve ağrısız bir test olan nefes ölçüm testi ile kolayca KOAH tanısının konabileceğini dile getirdi. KOAH’ın erken tanısının, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltacağına işaret eden Balbay, “KOAH tanısı konulan kişilerin sigara kullanımını bırakmaları, zararlı toz, gaz dumanından, hava kirliliğinden ve zararlı etkileri kanıtlanmış olan elektronik sigara kullanımından uzak durmaları gereklidir” diye konuştu.

KOAH’ın tedavi yöntemleri ile ilgili bilgilerde veren Balbay şunları aktardı; “KOAH tedavisinde nefes açıcı özellikte “inhaler” olarak adlandırılan solunum yolu ile uygulanan ilaçlar ile hava yollarındaki daralmanın ve yangının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Solunum yetmezliği olan KOAH’lı hastalarda evde oksijen tedavisi veya evde solunum cihazı tedavisi gibi tedavilere ihtiyaç olabilmektedir. Hastalığın kötüleşmesi ve seyrini etkileyen, hatta ölümlere neden olan ataklardan ve zatürreden korunmak için grip ve zatürre aşılarının yaptırılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavilerinin düzgün uygulanması gerekir. Bu tedavilerin yanı sıra fiziksel aktivitenin ve gerekirse akciğer rehabilitasyonu uygulanması, hastaların günlük yaşamlarının daha kaliteli hale gelmesini sağlar.”

“Covıd-19 hastalığı riski 5 kat arttığı bildirilmiştir”

KOAH ve Covid-19 ilişkisine de değinen Balbay, “KOAH hastalarında Covid-19 daha sık görülmemekle beraber ağır Covid-19 hastalığı riskinin KOAH hastalarında 5 kat arttığı bildirilmiştir. KOAH hastaları da toplumun tüm bireyleri gibi Covid-19’a karşı standart kişisel koruyucu önlemleri almalıdır” şeklinde konuştu.

KOAH hastalarında temel hedef; hastalığın mevcut idame tedavisinde değişiklik yapmadan yani pandemi öncesinde kullanılan KOAH ilaçlarına aynı şekilde kullanmaya devam ederek stabil halde tutabilmek olduğunu ifade eden Prof. Dr. Güleç Balbay, oksijen ve ev solunum cihazı tedavilerine de aynı şekilde devam edilmesinin önemini vurguladı. KOAH atak ile ilişkili yakınmaların, Covid-19 enfeksiyonunda da görülebildiğini ve bu nedenle doğru tanının gerekliliğine işaret eden Prof. Dr. Güleç Balbay, “Yapılan çalışmalarda, pandemi nedeniyle yüz yüze klinik ziyaretlerin azaldığı tespit edilmiş, aynı şekilde pulmoner rehabilitasyon programlarının kesintiye uğradığı gözlenmiştir. KOAH hastaları alevlenme dönemlerini evde geçirmeyi tercih etmişlerdir. Bu süreçler için tele sağlık uzaktan ya da online sağlık uygulamaları geliştirilerek KOAH hastaları desteklenmektedir. Son olarak vurgulamak istediğim maskenizi takın, mesafenizi ve temizliğinizi koruyun, hayat sizden uzaklaşmasın” diyerek açıklamasını tamamladı.

Kaynak: İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Sizlerin seslerinizi duyurabilmek için yorum yapmayı ihmal etmeyin. Dikkat çeken yorumları sizlerin sesinizi duyurmak için haberleştiriyoruz. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri

Protein Tozlarında Ağır Metal Riski !
Sağlıkta Çetelerin Olmadığı Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün
Dil Temizliği Nedir, Nasıl Yapılır?
Pankreas Kanseri Tedavisinde Yenilikçi Yaklaşım
Hekimler 5 Gün İ̇ş Bırakacak!