İSTANBUL (AA) - İstanbul Gelişim Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Mehmet Soyal, spor dünyasındaki doping kullanımı ile ilgili kamuoyunun başarılı sporculara göstermiş olduğu ilgi ve kurumlar tarafından sağlanan maddi desteklerin başarının sürekliliğini gerektirdiğini kaydetti.
Soyal, "Sporcu bu süreçte bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde; haksız kazanç elde etmek, performansını artırmak ya da mevcut performansını daha uzun süreli devam ettirmek adına uyarıcı madde kullanımını tercih etmeye başladı. Bu yüzden ‘kazanmak için her şey mübahtır' algısı bırakılmalıdır." ifadelerini kullandı.
İstanbul Gelişim Üniversitesi'nden yapılan açıklamaya göre, son günlerde spor dünyasının en önemli gündemini doping iddiaları oluşturuyor.
Alınan sıkı tedbirlere karşın doping vakalarının önüne bir türlü geçilemiyor. Başarılarıyla tanınan birçok ünlü sporcunun bile adının karıştığı, turnuvalardan diskalifiye edilme ve kazanılan madalyaların geri alınmasına kadar yaptırım uygulanmasına sebep olan bu durumdan spor dünyası da oldukça rahatsız oluyor.
- Uzun zaman önce kullanılmış olan madde dahi tespit edilebilir
Dünya Dopingle Mücadele Ajansı (WADA), yaptığı çalışmalar ve sürekli olarak güncellediği yasaklı maddeler listesiyle ve sporculara gerek yarışma dönemlerinde gerekse de yıl boyunca yapılacak olan testlerle uzun zaman önce kullanılmış olan maddenin tespit edilmesini sağlıyor. Ayrıca Türkiye'de 2011 yılından itibaren Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nin (TMOK) öncülüğü ve Spor Genel Müdürlüğü’nün desteğiyle birlikte kurulan "TMOK Dopingle Mücadele Komisyonu" da uyarıcı madde kullanımıyla mücadelede etkin bir şekilde rol oynuyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Soyal, uyarıcı madde kullanımıyla mücadelede, sporcunun etik değerlere sahip olmasını, rakibine saygı duymasını bilmesini ve olimpizm ruhunu benimsemesi gerektiğini vurgulayarak, sporda kalıcı başarının, yasaklanmış olan faaliyetlerle değil, alanında uzman spor bilimcilerinin yöneteceği bilimsel temelli çalışmalarla mümkün olacağını, sporun çıkış ruhunun unutulmaması gerektiğinin de altını çizdi.