Manisa'da iki yazılımcı tarafından geliştirilen "Sesimi dinle" uygulaması sayesinde meydana gelebilecek bir depremde insanların nerede olduğu anında tespit edilebilecek. Dünyada tek ve eşi benzeri olmayan uygulama sayesinde bir deprem anında arama kurtarma ekiplerinin işleri çok daha kolaylaşacak. Telefona dokunma zorunluluğu olmayan uygulama sayesinde afetzedelere çok daha kısa sürede ulaşılması hedefleniyor.
Manisa'da yaşayan Jeoloji Mühendisi Aykut Ece ve Algoritma Uzmanı Ömer Solukoğlu tarafından geliştirilen, android telefonlar için uygulamaya başlanan ve İOS işletim sistemi için çalışmaların devam ettiği "Sesimi dinle" uygulaması sayesinde bir deprem anında arama kurtarma ekiplerinin işleri çok daha kolaylaşacak. Telefonlara yüklenen sistem sayesinde deprem sonrası uygulamanın son sinyal verdiği nokta baz alınacak. Kişiden "Güvendeyim" sinyali gelene kadar kişi depremzede olarak kabul edilecek. Kişiyle birlikte evde kaç kişi ve evcil hayvan olduğuna kadar tüm bilgilerin yer alacağı sistemi tamamen sosyal sorumluluk projesi olarak hayata geçirdiklerini belirten yazılımcılar, uygulamanın AFAD tarafından kullanılarak yaygınlaştırılması halinde saniyelerin bile önemli olduğu enkaz altındaki sürelerin kısalacağını ve kayıpların azalacağını söyledi.
Manisalı iki yazılımcı hazırladıkları programın sunumunu AFAD Manisa İl Müdürü Güray Karakaya'nın katılımıyla birlikte Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi'ye gerçekleştirdi. Yazılımcılar sistemin işleyişini uygulamalı bir şekilde anlatarak tanıtımını yaptı.
"Telefona dokunmak zorunda değilsiniz"
Hazırladıkları uygulamada telefona dokunma zorunluluğu olmadığını kaydeden Jeoloji Mühendisi Aykut Ece, "Herhangi bir afet durumunda, afetten etkilenen insanların durumunu ve yerlerini tespit etmek ve bunu da en kıs aşurede tespit etmek amacını güttük. Biz bir olay anında sinyal gönderdiğimiz anda yüklü telefonlara mesaj geliyor ve bu sinyale eğer siz kendinizi "Güvendeyim" diye işaretlediğiniz anda sistem otomatik olarak sizi en yakın toplanma bölgelerine yönlendiriyor. Eğer "Güvendeyim'i işaretleyemiyorsanız veya engel durumundayım yardıma ihtiyacım var diye işaretlediğinizde sizi öncelikli olarak sistem kaydı oluyor. Bu uygulamanın en büyük özelliği telefona dokunmak zorunda değilsiniz. Siz telefona dokunmadığınız an sizi otomatik olarak afetzede kabul ettiği için, bu olaydan etkilenmiş olarak kabul ettiği için direkt sisteme o şekilde düşmüş oluyor. Telefonunuz cebinizde olabilir, yanınızda olabilir, kırılmış olabilir o anda sinyal geldiği anda bulunduğunuz koordinat sisteme otomatikman düşüyor ve bulunduğunuz nokta harita üzerinde işaretlen ve AFAD merkeze de geçmiş oluyor. Uygulamadaki amacımız kan grubundan hanede bulunan evcil hayvanlara, bulunan kişilerden, sahip olduğunu kronik rahatsızlıklarınız varsa afet sürecince ilacınızı alamayacak olacaksınız bunları da göz önüne alarak bu bilgilerin de sisteme girilmesini istiyoruz." dedi.
Yaşadığı depremlerdeki sıkıntılardan yola çıktı
Türkiye'de en büyük can kaybının yaşandığı depremlerden biri olan 1999 yılındaki Gölcük depremine yakından tanıklık eden ve son İzmir depremini de Manisa'da yaşayan bir diğer yazılımcı Algoritma Uzmanı Ömer Solukoğlu ise şunları söyledi:
"1999 yılındaki afetin yakından tanıklarından bir tanesiyim. Bu afet sonrası yakınlarımızdan bazı kişiler yardımcı olmak amacıyla bizde kalmışlardı. Onların yaşadıkları sıkıntıları çok yakından gördüm. Daha sonra İzmir depreminde burada olduğum için bu çevredeki sıkıntıları da gördüm. Gördüğümüz sıkıntılardan yola çıkarak bu programı oluşturduk. Sahaya ne kadar hızlı müdahale edebiliriz, sahada hangi bilgiler bizim için can kurtarma için çok daha önemlidir. Yani kan bilgisi, kronik rahatsızlık bilgisi gibi, bu bilgilere en hızlı nasıl ulaşabilirizle başladık. Daha sonrasında dünya üzerinde yapılan bütün uygulamaların kişilerin telefonuna temas etmesi ile aktif hale geldiğini gördüğümüz için biz telefonu aktif hale getirirken telefona temas etmeyelim diye düşündük. Yani bu yüzden de tümdengelim mantığıyla tasarladık. Herkes mağdurdur, iyi olanlar dışarı çıksınlar dedik. Çünkü telefonuna iyi olanlar dokunabiliyor. Zarar gören insanlar dokunamıyorlar. Bununla beraber madem zarar gören insanları bulabildiysek bundan sonra o kişilerin kronik rahatsızlığı kan bilgisi gibi bilgilerini alalım. Bununla beraber hanesinde küçük çocuğu olabilir, telefon kullanmıyor olabilir bu kişilerin de bilgilerini girsinler, evcil hayvanları varsa onlar da can taşıyorlar onların da bilgilerini girsinler dedik ve sistem bu hale kadar geldi."
"Uygulamanın dünyada bir eşi ve benzeri yok"
Sosyal sorumluluk projesi ile yola çıktıklarını ve uygulamanın dünyada bir eşi ve benzerinin olmadığını kaydeden Solukoğlu, "Sistemi kullanması gereken AFAD çünkü sahaya biz müdahale edemeyiz. Dolayısıyla biz bu sistemi büyüklerimizin de kabulüyle şayet AFAD Başkanlığına veya İçişleri Bakanlığının kullanmasını istiyoruz. Bizim bu sistemden, vatandaşımızdan veya devletimizden bir bütçe veya talebimiz de yok. Bu tamamen sosyal sorumluluk olarak başlamış bir proje. Bunun dünyada bir eşi ve benzeri de yok. En yakın sistem ABD'de bir uyarı sistemi olarak çalışıyor kasırgalar öncesinde. Kasırgalar zaten bilinen afetler. Onda bile afetten sonra gerçekleşecek bir sistemleri yok. Bu yüzden bizim yaptığımız sisteminin dünyada bir eşi ve benzeri yok" diye konuştu.
"En kısa zamanda sağlık açısından afetzedelere ulaşmanın zorunluluğu var"
Bilgilendirme sonrası uygulamayı değerlendiren Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi, "Ani gelişen başta deprem olmak üzere çeşitli doğal afetler neticesinde vatandaşlara ve afete maruz kalmış afetzede insanlarımızın yerlerinin biran önce tespit edilip, güvende olup olmadıklarını anlamak ve müdahale için hızlı bir şekilde onlara ulaşmanın ön şartını ön bilgisini veren bir yazılım programı. Faydalı olduğunu düşünüyorum. İlgili kurumlarımız bizden daha ziyade başta AFAD olmak üzere değerlendirmesini yapacaktır. Biliyorsunuz ben de sağlıkçı olarak bu tür afet durumlarında zaman çok önemli. Mümkün olan en kısa zamanda saniyeler, dakikalardan itibaren bazen saatlere kadar uzayabilen bir süreç o yüzden mümkün olan en kısa süre içinde müdahale edilmesi ve vatandaşın bulunduğu göçük veya enkaz yada sıkıntı neyse sel olabilir, çığ olabilir başta deprem olmak üzere yangın olabilir her türlü afet konusunda zamanla yarışılıyor. En kısa zamanda sağlık açısından afetzedelere ulaşmanın zorunluluğu var. Zaman kazandıracak. Durum değerlendirmesini, afete uğrayan vatandaşların tespitini yapacak bir program. Arkadaşları tebrik ediyoruz, kutluyoruz. İnşallah devlet nezdinde ilgili kurumlar değerlendirecektir diye düşünüyorum." diyerek programı çok beğendiğini ifade etti.
AFAD Manisa İl Müdürü Güray Karakaya ise uygulamayı AFAD Başkanlığına sunacaklarını ifade etti.