Pandemi Markaları Dijitalleştirdi
Yaşar Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü, iletişim sohbetleri temalı "PR Talks" isimli yeni bir oluşum başlattı.
Yaşar Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü, iletişim sohbetleri temalı "PR Talks" isimli yeni bir oluşum başlattı. İlki gerçekleştirilen PR Talks etkinliğinde, moderatör Doç. Dr. Özlem Aşman Alikılıç, pandemi nedeniyle tüketim alışkanlıklarında çoğu kalıcı olacak büyük değişim yaşandığını belirterek, bu nedenle markaların, online pazarlama ve dijital iletişim stratejilerini çok iyi belirlemeleri gerektiğini söyledi.
Çevrimiçi olarak gerçekleştirilen Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü "PR Talks" etkinliğinin ilkine, modacı Tuvana Büyükçınar, Estee Lauder Pazarlama Yöneticisi Cansu Coşkunseda, profesyonel mutfak eğitmeni ve yemek stilisti Dilek Yetkiner, Zoom Etkinlik Ajansı Sahibi influencer Melisa Beleli konuk oldu. Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Aşman Alikılıç moderatörlüğündeki etkinlikte, konuklar, "Pandemi döneminde markalar ve dijital iletişimleri"ni konuştu.
Pandemi dönemiyle birlikte tüm pazarlama stratejilerini farklılaştırdıklarını belirten Estee Lauder Pazarlama Yöneticisi Cansu Coşkunseda, "Pandeminin başlamasıyla birlikte bir anda bir daha ofise gitmedik ne yapacağımızı bilemedik. Marka ile müşteriyi birbirine bağlayabiliriz ve ilerleyebiliriz diye strateji geliştirdik. Herkesin evde olduğu zamanlarda, sosyal medya kanallarımızdan ekibimizden uzmanlarla canlı yayınlar yaptık. "Hangi üründen nasıl kullanmalıyım" sorusuna kadar hepsini yanıtlamaya çalıştık. Marka olarak hem mağaza hem de online satış kanalımız olduğu için gelişmeleri takip edebildik. Mağaza satışları online satışa kaydı. Mağazadan alışveriş yapanların da online kanallara döndüğünü gördük. Mart, nisan ayında düşüş varken yaza doğru parfüm artışa geçti, makyajda değişim oldu, maskeden dolayı göz makyajı ürünleri ön plana çıktı. Uzun dönemde ise insanlar kıyafet vs. alışverişini azaltırken kendimizi iyi iyi hissetme ihtiyacı olduğu için cilt bakımına yöneldi. Bu süreçte Türkiye'ye küçük boy ürünler getirdik. Özellikle bu dönemde, influencer marketing de çok fazla başvurulan bir yöntem, ama gerçekçilik çok daha önemli oldu. Influencerlarla çalışırken gerçekten ürünle ve marka ile uyum sağlayabilecek insanları seçmeye çalıştık. Onun da faydasını gördük" diyerek değişen pazarlama stratejilerini anlattı.
Dijitalleşmeye ayak uyduramayan herkesin kaybetmeye mahkum olduğunu vurgulayan Modacı Tuvana Büyükçınar, "Ne zaman biteceğini bilmediğimiz çok zor bir süreçteyiz. İnsanoğlu ve hele biz Türkler, krizleri fırsata çevirmeyi bilen, zor koşullarda çok şey yaşamış bir toplumuz. Çabalamadan, doğru ifade etmeden hiçbir şey olmuyor. Planlama, yılmadan çalışma ve doğru strateji çok önemli. Benim içinde bulunduğum moda ve organizasyon; dokunmadan, deneyimlemeden anlaşılamayacak alanlar. Her ne kadar teknoloji olsa da hayatımızda deneyimin yerini hiçbir şeyin tutmayacağını düşünüyorum ve eskiye dönmeyi özlüyorum. Bana göre; markaların doğru tüketici ile doğru ürünü buluşturmak için gerçek hikayelere ihtiyacı var. Markalara çok iş düşüyor. Bir kişiyle sadece popüler ve ünlü olduğu için iş birliği yapılmaması gerekiyor. Doğru bir şey yaptığınız zaman ürün zaten satıyor. Dijital pazarlama olmadan hiçbir markanın büyüyemeyeceği, kendi sesini duyuramayacağı ortada, ancak gerçek olmak, özünde olmak ve fark oluşturmak önemli. Ürününüz iyiyse bu zaten satacak, ürününüz iyi olmasa 10 influencer anlatsa satılmaz. Gerçeklik çok önemli, doğru deneyim çok önemli. Dijital pazarlama önemli ama samimiyet her şeyden önemli diye düşünüyorum" diye konuştu.
Zoom Etkinlik Ajansı Sahibi influencer Melisa Beleli, Türkiye'nin tanıtımı için bir süredir yurtdışından influencerları ülkemize getirdiklerini belirterek, "Baktığınızda bir deneyimi, bir destinasyonu en güzel şekilde gösterebilecek kişiler. Takipçileri, uçakta, otelde, gezdikleri yerlerde 7/24 yanlarında. Pandeminin ortasında turizm promosyonu delilik olsa bile imkansız görünse bile Avrupa'nın birçok ülkesinden influencer geldi. Ülkemizin farklı noktalarını, pandemi döneminde seyahatin nasıl olduğunu, turizm sertifikaları vb. gösteriyoruz. Seyahat ediyoruz, ama güvenli imajı var. Şubat'ta 15'i geldi ve 40 milyon izlenmeye ulaşıldı. Önümüzdeki günlerde de İzmir'in de içinde bulunduğu bir dizi etkinlik daha olacak" dedi.
Profesyonel mutfak eğitmeni ve yemek stilisti Dilek Yetkiner ise gıda dahil her sektörde doğru isimlerle çalışmanın önemine dikkat çekerek, "Bunu başaran markasını bir adım daha ileri taşıyabildi. Pandemiyle birlikte online alışveriş artınca her ürüne her yerden her şekilde ulaşılmaya başlandı. Kullanmadığın ürünleri anlatma vs. büyük problem, inandırıcılık kısmı da ayrı. Örneğin 5-6 kişi bir marka ile iş birliği yapıp sosyal medyada aynı şeyi paylaşıyor, bu nedenle doğru kullanmak çok önemli. Kullanmadığım, inanmadığım bir ürünü tanıtmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Bir yemek için reçete/tarif yazarken herkesin ulaşabileceği küçük bir bütçeyle alabileceği şekilde hazırlamak gerektiğini düşünüyorum, yoksa kimsenin ilgisini çekmiyor. Pratik, mevsiminde, düşük bütçeyle bulabileceğimiz şekilde olursa herkesin ilgisini çekiyor. Güvenilirlik ve kendi markanı oluşturmak açısından bu hususlar çok önemli" diye konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.