Türkiye'de ailelerin yarıya yakını uzaktan eğitim için ekstra cihaz edindi
Kaspersky araştırmasına göre, uzaktan eğitim döneminde Türkiye'de çocukların yüzde 84'ü, düzenli veya periyodik olarak çevrim içi derslere bağlanmada teknik zorluklar yaşadı
İSTANBUL (AA) - Türkiye'de ailelerin yüzde 49'u, geçen yıl uygulanan uzaktan eğitim döneminde ek cihaz satın aldı veya kiraladı.
Kaspersky açıklamasına göre, şirket, gerçekleştirdiği ankette ailelerin geçen yılki zorunlu uzaktan eğitim dönemi sırasında karşılaştığı teknik zorlukları araştırdı.
Raporun Türkiye verilerine göre, çocukların yüzde 84'ü, düzenli veya periyodik olarak çevrim içi derslere bağlanmada teknik zorluklar yaşadı. Yüzde 78'i cihazlarının çalışması için ebeveynlerinden yardım aldı. Ancak öğrencilerin yüzde 27'si teknik sorunları kendi başlarına çözdü.
Birçok öğrenci, derslere ayak uydurmak için cihazlarına ek programlar yüklemek zorunda kaldı. Türkiye'de öğrencilerin yüzde 67'si yeni video konferans hizmetlerini kullanmaya başladı ve yüzde 36'sı etkileşimli simülatörleri ve diğer eğitim programlarını indirdi. Ebeveynlerin yüzde 16'sı bir güvenlik çözümü kullanmaya başlamayı gerekli buldu.
Dijital araçlara yönelik talep artarken, eğitim sektörü siber suçluların dikkatini çekmeye devam ediyor. Saldırılarda en popüler cazibe merkezi Zoom oldu. İkinci sırayı Moodle, onu Google Meet izledi. Popüler çevrim içi öğrenme/video konferans platformları gibi görünen tehditlerle karşılaşan kullanıcıların sayısı, Google Classroom hariç tüm platformlarda arttı.
- "Uzaktan eğitim bazı teknik sorunları beraberinde getirdi"
Açıklamada görüşlerine yer verilen Kaspersky Çevrimiçi Çocuk Güvenliği Departmanı Başkanı Andrey Sidenk, uzaktan öğrenmeye kitlesel zorunlu geçişin yalnızca müfredata hakim olma açısından değil, aynı zamanda teknik yönden de sorunları beraberinde getirdiğini belirtti.
Birçok ailenin bu amaçla ek cihaz satın aldığını, arkadaşlarından veya okuldan ödünç temin ettiğini aktaran Sidenk, "İnsanlar program kurmak ve internet bağlantısı gibi sorunları çözmek zorunda kaldı. Bu hem ebeveynler hem de çocuklar için zor bir dönemdi. Ancak çevrim içi dünyaya derinlemesine dalmakla kazanılan deneyimin, geleneksel çevrim dışı öğrenme biçimini yeniden ele almamıza ve daha fazlasını kullanmamıza yardımcı olacağını umuyorum." ifadelerini kullandı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.