Wall Street’in en büyük sorunu Trump değil

Wall Street’in en büyük sorunu Trump değil

- DIŞ HABERLER SERVİSİ 2020 şimdiden rekorlar kitabına girecek bir yıl oldu ve senenin en zorlu dönemi hala atlatılmış değil. ABD tarihinin en tartışmalı seçimlerinden birisi sonunda tamamlandı.

- DIŞ HABERLER SERVİSİ

2020 şimdiden rekorlar kitabına girecek bir yıl oldu ve senenin en zorlu dönemi hala atlatılmış değil.

ABD tarihinin en tartışmalı seçimlerinden birisi sonunda tamamlandı. Ancak ABD Başkanı Donald Trump sonuçları kabul etmemekte ısrar ediyor ve korona virüs vakalarının hızla arttığı ülkede geçiş sürecini tehlikeye atarak anayasal kriz korkusunu gündeme getiriyor.

Aynı zamanda ABD ekonomisinin çaresizce mali kurtarma paketi beklediği herkesçe aşikâr. Ancak paketin geçmesini sağlayabilecek güçte kimse bulunmuyor.

Marketwatch’un haberine göreyse tüm bunlara rağmen borsalar sert geçişler görse de ayakta kalmayı başaracak. Daha da önemlisi Washington’daki süreç belirli bir miktar ilgi gerektirse de yatırımcıların en büyük problemi değil.

1,12 trilyon dolarlık varlığı yöneten yatırım danışmanlığı şirketi T. Rowe Price’ın Sermaye Piyasaları Yatırım Uzmanı Chris Dillon konuyla ilgili verdiği demeçte, “Öncelikle görmek gerekir ki Joe Biden kim ne derse desin ne yazarsa yazsın Amerika Birleşik Devletleri’nin başkanıdır. Hile karışması söylentileri üzerine spekülasyon yaparak bile enerji harcamayacağız. Hatırlarsanız Başkan Trump ekonominin Paskalya’da yeniden açılacağını açıklamıştı. O zaman da çok fazla dikkate almamıştık. Bir ABD’nin kurumsal gücüne inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

Washington merkezli siyasi danışmanlık firması Beacon Policy Advisors’ın ortağı Stephen Myrow Washington’da arka kapılar ardında birçok önemli oyuncunun Eski Başkan Yardımcısı Joe Biden’ı seçilmiş başkan olarak kabul ettiğini ve yoluna devam ettiğini beliriyor.

Wall Street endeksleri ise seçim gününden bu yana güçlü bir yükseliş yakaladı. S&P 500 Endeksi 3 Kasım tarihinden bu yana %5 oranında yükseldi. Yatırım danışmanlığı şirketi TS Lombard’ın ABD Baş Ekonomisti Steve Blits, “Borsalar bize olayın nasıl gerçekleştiğini gösteriyor. Herkes Trump’a bir miktar alan açmalı ki görevde olduğu süreçte zarar vermemeli ve sonra da ayrılmalı. Trump sürekli olarak adil olmayan biçimde kaybettiğini söyleyecek. Fakat Trump hangi konuda adil bir şekilde yanıldığını itiraf etti ki. Kimse sokaklara tankların çıkacağından dolayı endişelenmiyor” ifadelerinde bulundu.

Kurtarma paketi için Wall Street'e kilit rol

Mali kurtarma paketi konusunda ABD Kongresi’ne ilişkin çok daha az fikir birliği olsa da analistler bir şeylerin gerçekleşmesinde Wall Street’in etkisi olduğunu düşünüyor.

Stephen Myrow, “Topal ördek döneminde bir şeylerin yapılabilmesi için birçok engelle karşılaşılabilir” açıklamasında bulundu. Zira Cumhuriyetçiler güçlü istihdam rakamlarını ve aşının beklenenden daha çabuk gelmesi haberlerini göstererek ekonomiye ilişkin Demokratlardan daha pembe bir tablo çizebilir ve anlaşmanın ocak ayına sarkmasına neden olabilir.

Biontech ve Pfizer’ın geçtiğimiz pazartesi yaptığı açıklamayla borsaların yükselişini hatırlatan Myrow, “Şu anda borsalar normale dönme konusunda fazlasıyla iyimser davranıyor. Bir aşıyla birlikte mali kurtarma paketinin şimdi ya da sonra gelmesi önemli değilmiş gibi hareket ediyorlar. Borsalar mali destek paketi almazsak FED’in (ABD Merkez Bankası) öne çıkacağına ikna olmuş durumda” ifadelerini kullandı.

Ancak Steve Blitz ABD Kongresi’nin kasım ayı sonunda bütçe görüşmeleri sürecinde federal hükümeti tatil süreci boyunca açık tutarak küçük miktarda geçici bir paketi kabul edeceğini ve şubat ayında konuyu yeniden değerlendireceğini düşünüyor. Blitz, “O zamana kadar yeniden virüs nedeniyle zarar görenler olacağından daha büyük bir pakete ihtiyaç duyabiliriz” dedi.

Blitz, ABD Kongresi’nin herhangi bir paket geçirmeyi başaramaması ihtimaline ilişkin, “Tıpkı bahar aylarında olduğu gibi politikaları değiştirebilecek tek şey piyasalar. Eğer aniden hisse senetlerinde bir boşluk olursa her şey iki partili uzlaşma zeminine dönüşür. Bu daha önce oldu. Ancak borsalar yine de yüksek seviyelerde ticarete devam ederse söz konusu ihtimal zorlaşacaktır” görüşlerine yer verdi.

En büyük korku Kovid-19

Uzmanlar en büyük korkunun Washington olmaması gerektiğini zira en büyük endişenin Kovid-19 olduğunu belirtiyor.

Chris Dillon konuyla ilgili açıklamasında, “Virüs hala hayatta ve güçlü. Federal hükümetin organize bir tepkisi olmaması ve Trump’ın ayrılırken Biden hükümetine iyi bir geçiş süreci sağlamaması Pfizer haberlerine rağmen ABD’yi kısa vadede savunmasız bırakacaktır. Teşvik paketini destekleyen bir ortam ve daha fazla teşvik paketi beklentilerine rağmen şimdi varlık pozisyonlarınızda kahraman olmanın sırası değil” dedi.

Blitz ise bir miktar klişe de olsa kısa vadeli volatilite beklentisi olduğunu söylüyor. Baş ekonomist, “Değerlemelere baktığımızda aşağı yönlü riskin yukarı yönlü riskten daha fazla olduğunu görüyorum. Ben olsam nakitte kalır ve beklerdim. Eğer borsa aşağı yönlü hareket ederse hisse senetlerinde ya da sektörlerde ekonomi içerisindeki herkesin yeniden dükkanları doldurduğu, dışarıda yemek yediği, seyahate çıktığı yeniden ofislere gittiği dönemler için fiyat hedefleri koyardım. Tıpkı Zoom’un uzaya çıkması gibi bu da bir çeşit sapan etkisi yaratacaktır” dedi.

 

 

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Sizlerin seslerinizi duyurabilmek için yorum yapmayı ihmal etmeyin. Dikkat çeken yorumları sizlerin sesinizi duyurmak için haberleştiriyoruz. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.