Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "CHP Genel Başkanı, demokrasiden hak ve özgürlüklere, sağlıktan eğitime kadar ülkemiz ve milletimiz için attığımız her adımı nasıl engellemeye çalıştıklarını çok çabuk unutuyor. Oysa açıp biraz tarih okusa orada CHP'nin takoz siyasetini görecektir. Ara sıra eski gazeteleri karıştırsa, CHP'nin yasak demek, yokluk demek, yolsuzluk demek olduğunu görecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Ankara 7. Olağan İl Kongresi'ne ve aynı zamanda Ordu ve Şanlıurfa İl Kongrelerine canlı bağlantı ile katıldı. Erdoğan, bugünkü il kongreleri ile birlikte 72 il kongresini tamamladıklarını, önümüzdeki hafta kalan illerin kongrelerini de yaparak 24 Şubat'ta gerçekleştirecekleri İstanbul İl Kongresi ile il kongrelerini tamamlayacaklarını bildirdi. Türkiye'nin Covid-19 ile mücadelesinin kesintisiz ve kararlılıkla devam ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Avrupa'daki toplam kapasiteye yaklaşan yoğun bakım yatak sayımızla, 1 milyon 100 bini aşan sağlık ordumuzla süreci alnımızın akı ile yönettik. Yine bu dönemde toplamda 16 bin yataklı 16 hastaneyi ve 11 ek hizmet binasını açarak sağlık alt yapımızı tahkim ettik. Milletimize sahra hastanesi olarak yutturulmaya çalışılan, Bay Kemal'in var ya Adana'da sahra hastanesi, ya bunlar akşam yalan, sabah yalan. Hayatları bu. Derme çatma barakalara mahkum etmedik biz vatandaşımızı, şehir hastanelerimiz başta olmak üzere tüm sağlık tesislerimiz salgınla mücadelemizde öncü rol oynadılar. İşte İstanbul'da biliyorsunuz Atatürk Havalimanı bünyesinde 45 günde acil durum hastanesi yaptık, bin 8 odalı. Aynısını bir de kalktık biliyorsunuz Sultanbeyli, o bölgede yaptık. Sancaktepe'de yaptığımız o hastane de aynı oda sayısına sahip. Ama ilginç olan, bunların oda sayısı bu kadar, ameliyathanelere gelince 18 ameliyathane bir tanesinde, 18 ameliyathane bir tanesinde. Böylece vatandaş uçakla inecek, ondan sonra da hemen 5 dakikada hastaneye gelecek. Bu adımları attık. Türkiye'deki muhalefetin yüzsüzlüğü, vizyonsuzluğu, çapsızlığı şehir hastanelerinin bu süreçteki başarısıyla bir kez daha tescillendi. Engellemek için gece gündüz uğraştıkları bu devasa yatırımlar, bugün salgınla mücadelede örnek alınan kurumlar haline dönüştü. İsraf dedikleri, ne gerek var diyerek çamur attıkları bu hastaneler, hamdolsun on binlerce vatandaşımızın hayatını kurtarmaya vesile oldu. İnsanların ilgisizlikten öldüğü, sağlık çalışanlarının maske bile bulamadığı batıya git, başta Amerika olmak üzere batının birçok ülkesinde maske bulamıyorlar. Biz vatandaşımıza böyle bir sorun yaşatmadık hamdolsun. Yaşlı bakımevlerinin morga döndüğü görüntülerin hiçbiri hamdolsun bizim ülkemizde yaşanmadı" şeklinde konuştu.

"Açıp biraz tarih okusa orada CHP'nin takoz siyasetini görecektir"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğu'nun "AK Parti'nin hangi hayırlı hizmetine taş koyduk" sözlerine de cevap veren Erdoğan şunları kaydetti:

"Kardeşlerim biliyorsunuz CHP Genel Başkanı son günlerde "AK Parti'nin hangi hayırlı hizmetine taş koyduk" diye soruyor. Bak hatırlatayım sana, "hafıza-i beşer nisyan ile mümkünmüş" derler. Anlaşılan CHP Genel Başkanı da demokrasiden hak ve özgürlüklere, sağlıktan eğitime kadar ülkemiz ve milletimiz için attığımız her adımı nasıl engellemeye çalıştıklarını çok çabuk unutuyor. Oysa açıp biraz tarih okusa orada CHP'nin takoz siyasetini görecektir. Ara sıra eski gazeteleri karıştırsa CHP'nin yasak demek yokluk demek, yolsuzluk demek olduğunu görecektir. CHP bu. Hadi bunları yapmıyor, sokakta yaşı 40'ın üzerinde bir vatandaşımızı çevirip sorsa, CHP'nin bu ülkeye hangi bedelleri ödettiğini öğrenecektir. Hafızasını tazelemek için buradan kendisine soruyorum. Biz kamuda başörtüsüne serbestlik getirdiğimizde engellemek için Danıştay'a koşan siz değil miydiniz? Hatta üniversitelerde başörtüsü yasağı kalkmasın diye Anayasa Mahkemesi'ne başvuran bizzat sen değil miydin? Meslek liseleri ve imam hatiplere yönelik katsayı zulmüne sahip çıkanlar siz değil miydiniz? Daha bir yıl öncesine kadar şehir hastanelerimizi kötüleyenler siz değil miydiniz? Avrasya Tüneli'ne, asrın projesi Marmaray'a, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne, Osmangazi Köprüsü'ne karşı çıkanlar siz değil miydiniz? Ankara'da kendisinin de her gün kullandığı Malazgirt Bulvarı'na karşı çıkanlar siz değil miydiniz? Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne olmadık iftiraları atanlar siz değil miydiniz Bay Kemal. Yattın kalktın, yattın kalktın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile uğraştın. Danıştay'ın kararları ortada olduğu halde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile uğraştın."

"Türk ekonomisi krize girsin diye el ovuşturan, eline geçirdiği her fırsatı Türkiye'yi batılı ülkelere şikayet için kullanan siz değil miydiniz"

Cumhuriyet Halk Partisi'nin yaptıklarının tarihin sayfalarında yazılı olduğuna ve unutulmadığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gezi olayları sırasında vandallar ile beraber İstanbul'u, Ankara'yı ateşe verenler, belediye otobüslerini yakanlar siz değil miydiniz? PYD'li teröristler tam 5 sene önce bugün Merasim Sokak'ta 28 vatandaşımızı şehit ederken "vatanlarını savunuyorlar" diyerek bu terör örgütünü aklamaya çalışanlar siz değil miydiniz? Türk ekonomisi krize girsin diye el ovuşturan, eline geçirdiği her fırsatı Türkiye'yi batılı ülkelere şikayet için kullanan siz değil miydiniz? Türkiye'yi darbe ana yasasından kurtarmak için attığımız adımları sabote eden siz değil miydiniz? CHP Genel Başkanı bunları unutmuş olabilir. Ancak benim Ankaralı hemşerilerim, benim Ordulu, Şanlıurfalı kardeşlerim CHP'nin ve başındaki zatın neler yaptığını gayet iyi hatırlıyor. Kardeşlerim İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif ne güzel söylemiş; "Şark'a bakmaz garbı bilmez edepten yok payesi, bir kızarmaz yüz biz yaşarmaz göz bütün sermayesi." Arsızlıktan kızarmayan yüzleri, nasır tutmuş kalpleriyle onlar unutmuş olsa da bu millet CHP'nin takoz siyasetini gayet iyi hatırlıyor. CHP'nin yaptıklarını unutmadıkları için de milletimiz emaneti asla bunlara teslim etmedi, etmiyor" diye konuştu.

"Kıymetli dava arkadaşlarım muhalefetin bu tükenmişliği AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bizim yükümüzü daha da ağırlaştırmaktadır"

AK Parti olarak 83 milyonun tamamını kucaklamaya devam edeceklerini, bundan sonra bu sürece daha çok önem vereceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:

"Kıymetli dava arkadaşlarım muhalefetin bu tükenmişliği AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bizim yükümüzü daha da ağırlaştırmaktadır. Biz günü kurtarmanın değil, her karışı şehit kanları ile sulanmış bu güzel ülkeyi geleceğe taşımanın gayreti içerisindeyiz. Bay Kemal kimi savunuyor? Şu anda Almanya, o bölgelere kaçmış olan Dündar'ı savunuyor ve onun arkasında duruyor. Kimi savunuyor? Selo'yu savunuyor ve bunların suçlu olmadığına adeta hükmediyor. Biz Türkiye'ye dair hedefleri, bu ülkeye dair hayalleri olan bir kadroyuz. Bizim teröristleri savunmak diye bir derdimiz olamaz. Bunun için hiçbir zaman gözümüzü ufuktan ayırmayacağız, hedeflerimize ve hedeflerimizle aramıza kimsenin girmesine müsaade etmeyeceğiz. Kardeşliğimize leke sürdürmeden, davamıza halel getirmeden, "halka hizmet hakka hizmettir" prensibiyle çalışacak, daha fazla koşturacağız. Meşrebi, mezhebi, siyasi görüşü, hayat tarzı ne olursa olsun 83 milyonun tamamına mesajlarımızı ulaştırmaya gayret edeceğiz. Siyaseti başkaları gibi sırça köşklerde değil, milletimizin arasında milletimiz ile birlikte yapacağız. Kibri, böbürlenmeyi asla kapımıza yaklaştırmayacağız. Sevincinde, tasasında, iyi ve kötü gününde bize oy versin vermesin tüm vatandaşlarımızın bugün olduğu gibi yanında olacağız. Gariplerin kapısını biz çalacağız, yetimin, öksüzün başını biz okşayacağız, ihtiyaç sahibinin imdadına AK Parti kadroları olarak ilk biz koşacağız. Milletle arasına mesafe koyan, vatandaş ile arasına aşınmaz duvarlar ören, sokaktan, pazardan, çarşıdan uzaklaşan bir hareketin varacağı yer tarihin tozlu sayfalarıdır. Siyasi tarihimiz bunun sayısız örneğiyle doludur. AK Parti yaşadığı onca saldırı, ihanet ve operasyona karşı hala dimdik ayaktaysa bunun sebebi millet ile kurduğu samimi gönül bağıdır."