Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Salı günü kamuoyuna İnsan Hakları Eylem Planı’nı duyurdu. Vergi mevzuatına ilişkin düzenlemeler de içeren plan, vatandaşların kafasını karıştırdı. Yapılacak olan köklü düzenlemelerin merak edildiği bugünlerde planlar içerisinde vergi suçlarının tek bir suç olarak kabul edilmesi, muhasebede dönemsellik ilkesinden vazgeçildiğine yönelik tartışmalar yarattı. Ceza davalarında uygulanmakta olan etkin pişmanlık sisteminin vergi suçları üzerinde uygulanacak olması kafa karışıklığına neden oldu. Borçlu kişilerin, haczedilmiş malları kendilerinin satmalarına imkan veren düzenleme ile icra yoluyla satış gelirlerini arttırması bekleniyor. İşte tüm merak edilenler...

Ekonomik Düzenlemeler Neler?

Derlenen ekonomik unsurlara göre İnsan Hakları Eylem Planı tam 2 yıl içerisinde kademeli olarak hayata geçirilecek. Yapılan ekonomik düzenlemelerde en çok dikkat çeken nokta ise ‘vergi suçunun her yıl için ayrı ayrı oluşması yerine tek suç kabul edilerek zincirleme suç hükümlerinin uygulanması sağlanması’ oldu. Hala vergi ile ilgili yapılan suçlarda geriye dönük olarak her dönem ve belge için ayrı ayrı ceza işlemleri uygulanıyor. Söz konusu düzenlemelerin hayata geçirilmesi halinde ise hepsi tek bir suç olarak işlem görecek.

Hacizdeki Mallar Ucuza Satılmayacak

Bu düzenlemelerin yanı sıra haciz ürünlerine yönelik bir düzenleme de getirildi. İcralık malların satışı ile ilgili borçluların kendi mallarını satma imkanı tanınacak. Ayrıca icra satışları artık sadece elektronik ortamda gerçekleştirilecek. Böylelikle hem vatandaşlar kendi mallarını satabilecek hem de mallar ucuza gitmeyecek.

‘Zincirleme Suç Hükmü Muhasebedeki Dönemsellik İlkesini Zedeliyor’

Güncel Grup Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapan Yılmaz Sezer, vergideki zincirleme suç hükmü maddesinin, muhasebedeki dönemsellik ilkesini zedelediğini dile getirdi. Zincirleme suç kavramı uygulandığında “hesap dönemi” kavramının sona ereceğini söyleyen Sezer, “Oysa muhasebenin temel ilkelerinden bir tanesi dönemsellik ilkesidir. Dönemsellik ilkesinde istisna yaratılması uygulamada başta inceleme inceleme elemanları olmak üzere sorun çıkartacaktır” dedi.

Söz konusu bu kavramın daha çok sahte belge düzenleyenlerle ilgili olduğunu söyleyen Sezer, “Dolayısı ile her bir hesap dönemi ayrı ayrı suç olmaktan çıkarılacak, tek bir suçun varlığı gündeme gelecektir. Şirket 3 yıl üst üste sahte fatura düzenledi ise üç ayrı ceza değil, zincirleme olduğu gerekçesi ile bir ceza kesilecektir. Dolayısıyla örneğimizde olduğu gibi ceza 1/3 oranında indirime konu olmuş olacaktır” dedi.

“Pişmanlık Süreci Sahte Fatura Düzenleyenler İçin Can Simidi Olacaktır”

Ayrı hesap dönemlerinde cezaların ödenebilir olmamasından dolayı yapılmış bir uygulama olduğuna değinen Sezer, bu duruma karşılık sahte fatura düzenlemesine ilişkin caydırıcılığın da ortadan kalkacağını savundu. Vergide pişmanlık müessesesinin doğru bir uygulama olduğunu belirterek;

“Herhangi bir gerekçe ile özel esaslara alınan mükellefler kolay kolay buradan silinmiyor. Yani Hazine ve Maliye Bakanlığı bunları yasak olarak ilan ediyor. Ancak bu listeye kasten değil de hata ile girenler de var. Dolayısıyla bunların birbirinden ayırt edilmesi gerekmektedir. Çünkü özel esaslarda iseniz ticaret yapmanız engelleniyor. Ancak bu konuda hata veya kasıt konusunun iyi ayırt edilmesi ve ceza veya pişmanlık uygulamasının tespit edilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde etkin pişmanlık süreci yine sahte fatura düzenleyenler için can simidi olacaktır” dedi.

İlginizi çekebilir..

Garanti BBVA Kredi ve Kredi Kartı Borç Erteleme Başladı Mı? Borç Erteleme Nasıl Yapılır?