Fizyoterapist İrem Nur Komaz, zor geçen pandemi günlerinde en mutlu edicin haberin kar yağışı olduğunu belirterek, kar ile oynamanın çocukların gelişimi açısından önemli olduğunu kaydetti. Komaz, "Kar yemek, kar topunun sıkıştırmak, kardan adam yapmak, karda ıslanmak, karda gizlenmiş farklı nesneleri bulmak, yürürken dengesini korumaya çalışmak, bembeyaz bir örtüde görme duyusunu zorlamak gibi birçok duyusal deneyimi yaşarlar" dedi.

Atlantis Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinden Fizyoterapist İrem Nur Komaz, pandemi sebebiyle birçok kötü habere maruz kalındığını, bu haberlerin yetişkinleri ve çocukları olumsuz yönde etkilediğini kaydetti. Okulda sosyalleşemeyen ve kısıtlamalar sebebiyle akranlarıyla vakit geçiremeyen çocukların evlere kapandığını söyleyen Komaz, "Evde kalmak çocukların kaygı duymalarına ve bazı gelişim alanlarının sekteye uğramasına sebep oldu. Bu zor günlerin en mutlu edici haberi şüphesiz ki kar yağışı. Başta çocuklar olmak üzere herkes kar yağışına çok sevindi. Ancak bu neşenin yanında ailelerin bazı kaygıları da bulunmaktadır. Aileler çocuklarının uzun süre soğukta kalıp kar ile oynayarak bağışıklıklarının zayıflamasından ve hasta olmalarından endişe duyuyor. Ancak kar ile oynamak çocukların gelişimi açısından oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.

"Bırakalım çocuklarımız karda oynasınlar"

Karın içerisinde yüksek miktarda oksijen bulunduğuna dikkat çeken Komaz, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu da doğada bulunan tüm canlıların gelişimi için faydalı bir maddedir. Bembeyaz görüntüsünün yanında bir örtü gibi her yeri kaplayan kar, kişilerin psikolojisini doğrudan etkileyerek pozitif bir etki oluşturmakta, mutluluk hormonlarının salgılanmasına sebep olmaktadır. Uygun kıyafetlerle soğuk havada da dışarıya çıkan çocukların; soğuk toleransı artmakta, bağışıklıkları güçlenmekte, hasta olma riskleri azalmaktadır. Karın çocukların duyusal gelişimlerine de faydası oldukça fazladır. Kar yemek, kar topunun sıkıştırmak, kardan adam yapmak, karda ıslanmak, karda gizlenmiş farklı nesneleri bulmak, yürürken dengesini korumaya çalışmak, bembeyaz bir örtüde görme duyusunu zorlamak gibi birçok duyusal deneyimi yaşarlar. Ebeveynler de onları izlerken mutlu olurlar aynı zamanda da duyusal hassasiyetlerinin tespitini yaparlar. Öyleyse bırakalım çocuklarımız karda oynasınlar. Hem eğlensinler, hem de gelişimlerine katkı sağlasınlar"