Kansere sebep olan faktörleri genetik ve çevresel faktörler olarak ayıran Onkoloji Uzmanı Doç Dr. Nilüfer Avcı, çevresel faktörlerin değiştirilebilmesine bağlı olarak kansere yakalanma oranının da azaltılabileceğini belirtti. Avcı, kanserle başa çıkmak ve ondan korunmanın zor olmadığını söyledi.

Erkeklerde karaciğer kadınlarda ise meme kanseri en sık rastlanan kanser türleri olduğunu, bu sıralamayı kolon kanseri, mide kanseri ve prostat kanserinin izlediğini belirten Medicana Bursa Hastanesi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Avcı, kansere yakalanmaktan çok ondan korunma yöntemlerinin önemine dikkat çekti. Avcı, mevsiminde sebze meyve tüketimi ile et, süt, yumurta gibi proteinli gıdaların tüketiminin önemini vurgularken, direkt şeker içeren gıdaların tüketilmemesi gerektiğine, sigara, alkol, asitli içecekler, işlenmiş gıdalar, konserve ürünleri ve tütsülenmiş gıdalardan da uzak durulması gerektiğine vurgu yaptı. Avcı, güneş ışınlarının en dik geldiği saatlerde koruyucu kullanmadan 30 dakikadan fazla ışınlara maruz kalmanın ve alüminyum içeren dermokozmetik ürünlerin cilt kanserlerine yol açabileceğini söyledi.

Gıda tüketimi miktarında boy-kilo ve günlük yakılan kaloriye orantılı olarak tüketim yapılmasının önemli olduğunu söyleyen Medicana Bursa Hastanesi Onkoloji Uzmanı Doç Dr. Nilüfer Avcı, obezitenin özellikle kadınlarda meme ve rahim kanseri riskini artırdığını belirtti. Sağlıklı ve dengeli beslenmeyle birlikte düzenli spor ve egzersiz yapmanın da kanser riskini azalttığını belirten Avcı, hastalarına spor ve egzersiz yapmalarını önerdiklerini söyledi.

Genetik (değiştirilemez) faktörlere bağlı olarak özellikle ailesinde meme, kolon, mide ve yumurtalık kanseri vak'aları görülen elli yaş altı bireylerin mutlaka tetkik yaptırmaları gerekliliğinin önemini vurgulayan Avcı, çevresel faktörlerin daha kolay değiştirilebileceğini, atık su ve çöplerin gelişi güzel atılmaması, hijyenik faktörlere dikkat edilmesi, üreticilerin gıdadan kıyafete kadar sağlık koşullarına uygun hareket etmeleri gerektiğini söyledi. Kurumların farkındalık amaçlı sosyal sorumluluk projelerine ağırlık vermesi gerekliliğinin ve üreticilerin de tüketici derneklerinin ve devletin koymuş olduğu üretim kurallarına uygun davranmaları konusunda hassasiyet göstermeleri gerektiğinin altını çizdi.